Mary and Max (2009)



0 yorum

Yapım:2009 ~ Avustralya
Tür:Animasyon, Dram, Komedi
Yönetmen:Adam Elliot
Senaryo:Adam Elliot
Yapımcı:Melanie Coombs
Görüntü Yönetmeni:Gerald Thompson
Müzik:Dale Cornelius

"Ama arkadaşlar iyidir"

Benim gibi anime film  sever olmaya yolunda hızla ilerleyen  biri için izlenebilecek en iyi filmlerden biri oldu Mary and Max. Hayal gücünün sınırlarını zorlayan küçük Mary'nin Amerika'da bebeklerin kola şişesinden çıkıp çıkmadığının merakını celbetmesi sebebiyle başlayan bir mektup arkadaşlığının hikayesi . "Hayal gücünün sınırlarını zorlamak" sözü filmin geneli için de sarf edilebilir hiç şüphesiz. Hatta bu yönüyle filmden hafif bir Amelie tadını da almanız pek muhtemel.
Mary 8 yaşında Avustralyalı bir kız çocuğudur. Tek arkadaşı en sevdiği çizgi dizideki  Nobletler'dir. Birde bir yerlerden bulup buluşturduğu deniz kabuklarından, sakız paketlerinden, akşam yemeklerinden  kalan tavuk kemiklerinden yaptığı oyuncakları...En büyük hayali büyüyünce Earl Gray adında biriyle evlenmektir. Earl Gray babasının yıllarca çalışıp emekliye  ayrıldığı çay şirketinin de  adıdır aynı zamanda-alakayı siz kurun-. Filme dikkat çekici diğer bir karakter de hiç şüphesiz başta kendine has tarzıyla akıllara durgunluk veren annedir. Shery marka alkol şişesini elinden düşürmeyen, kriket maçı dinlemeye bayılan histerik, ilgisiz bir anne modeli. Zaten kopan düğmelerin yerine mandal takma fikri onun pratik  aklının ama aynı zamanda da baştan savma tavrının en önemli göstergesi. Her annenin, anne olma inisiyatifini kullanarak edindiği hakkını biraz suistimal etmiş gözükse de neticede bir anne ve anneler her zaman haklı. Yine de kızına  bebeklerin bira şişesinden çıktığını ve Shery marka içkiyi , her gün test etmek amacıyla içtiğini söyleyerek kandırmakla, ipin ucunu az da olsa kaçırmış olduğunu söylemek  mümkün.
Filmdeki bir diğer karakterse Mary'in mektup arkadaşı Max. Max obeziteyle boğuşan,  zaman zaman krizler geçiren, en keyif aldığı şeylerden biri olan ekmek arası çikolataya bayılan, bazen şizofrenik hallere bürünen, belediyeye aklına gelen her fikir ya da öneri için mektup yazan, -ki en aklıma yatanı; körlere ucu sivri bastonlar verilerek  sokakta yürürlerken bu sayede  de yerdeki çöplerin  toplanmasının sağlanması fikiriydi- Max de ne tesadüftür ki küçük Mary gibi yalnız birdir ve yine ne büyük tesadüftür ki onun da en sevdiği çizgi dizi Norbitler'dir. Norbitler'i görüntüsü olmayıp sesi olan bir televizyonla,  sesi olmayıp görüntüsü olan başka bir televizyon aracılığıyla izlemesi de filmde çok sık karşımıza çıkan hoş enstantenelerden biriydi.

Neticede bu iki kişin arasından yaşanan duygu dolu ve komik serüvenin sizde de oluşturacağı duygu buruk bir duygu olacaktır eminim. Zaaflarımız, korkularımız, düşler hayaller ve en önemlisi de arkadaşlık üzerine ders verme amacını da açıktan belli eden bir film Mary and Max.

8.5/10

0 yorum:

newer post older post