2018/2019 Güncesi
-
Geçen yılın güncesini hazırlamak için bu yılın dörtte üçü geçene kadar
beklediğimi utanarak fark edince, bloğa yazamama hastalığımın devam edip
etmediğini...
-
Cocukluk cok odali bir ev benim icin bazi odalar cok gurultulu bazi odalar
karanlik bazi odalarsa gunesli bir bahar gunu ikindisi.iste o gunesli odada
d...
Grafik-roman tutkunlarına bir liste
-
Bir tarafta "The Sculptor" gibi zamanında alamadığım için geç kaldıklarım
var, bir tarafta Tezuka'nın "Buddha" serisi gibi uzun süredir kütüphaneden
oturu...
İki saat sonra kalabalığın içinde, sinemadan bir dar sokağa çıkan sanki başka birisiydi. Düşünüyordu: "Çağımızda geçmiş yüzyılların bilmediği, kısa ömürlü bir yaratık yaşıyor. Sinemadan çıkmış insan. Gördüğü film ona bir şeyler yapmış. Salt çıkarını düşünen kişi değil. İnsanlarla barışık. Onun büyük işler yapacağı umuluyor. Ama beş-on dakikada ölüyor. Sokak sinemadan çıkmayanlarla dolu; asık yüzleri, kayıtsızlıkları, sinsi yürüyüşleriyle onu aralarına alıyorlar, eritiyorlar. Saatine baktı: Dört buçuğa beş vardı. "Eve gidip okusam." Durağa yürüdü. "Bunları kurtarmanın yolunu biliyorum. Kocaman sinemalar yapmalı. Bir gün dünyada yaşayanların tümünü sokmalı bunlara. İyi bir film görsünler. Sokağa hep birden çıksınlar..." Kafasından geçene güldü. Duraktakiler dönüp baktılar. Kadının biri kaşlarını çattı. Sokakta kendi kendine sesli gülünemeyeceğini bilmeyen yoktu. "Ne adamlar be. Güldüysem güldüm size ne?" Duramadı orada yürüdü. Eve gitmeyecek. İçindeki "sinemadan çıkmış kişi"yi öldürdüler. (S.18) Aylak Adam ~ YusufAtılgan
Tema resimleri biyan tarafından tasarlanmıştır. Blogger tarafından desteklenmektedir.
0 yorum:
Yorum Gönder